Çocuk felci aşısı hangi yöntemle uygulanır?

Çocuk felci, poliovirüsü nedeniyle gelişen ve felç riski taşıyan ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Aşılama, bu hastalığın önlenmesinde kritik bir rol oynar. İnaktif ve oral poliomiyelit aşıları farklı yöntemlerle uygulanarak, toplumda bağışıklık oluşturmayı hedefler.

23 Ekim 2024

Çocuk felci, poliovirüsün neden olduğu, genellikle çocuklarda görülen ve felçle sonuçlanabilen ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Aşılamalar, çocuk felci hastalığını önlemede en etkili yöntemlerden biridir. Günümüzde çocuk felci aşısı, iki ana yöntemle uygulanmaktadır: İnaktif poliomiyelit aşısı (IPV) ve oral poliomiyelit aşısı (OPV). Bu makalede, çocuk felci aşılarının uygulanma yöntemleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

İnaktif Poliomyelit Aşısı (IPV)


İnaktif poliomiyelit aşısı, poliovirüsün inaktive edilmiş (ölü) formunu içeren bir aşıdır. Bu aşı, genellikle enjeksiyon yoluyla uygulanır. Aşağıda IPV'nin özellikleri ve uygulama yöntemleri bulunmaktadır:
  • IPV, genellikle 2, 4 ve 6-18 aylık bebeklere uygulanır.
  • Aşılama, kas içine (intramüsküler) veya derinin altına (subkütan) yapılabilir.
  • IPV, çocuk felcinin önlenmesinde yüksek bir bağışıklık geliştirme oranına sahiptir.
  • Bu aşının en büyük avantajı, aşılanan bireylerin virüsü yayma riski olmamasıdır.

Oral Poliomyelit Aşısı (OPV)


Oral poliomiyelit aşısı, canlı attenüe (zayıflatılmış) poliovirüs suşlarını içeren bir aşıdır. Bu aşı, ağız yoluyla uygulanır ve genellikle damla şeklinde verilir. OPV'nin özellikleri ve uygulama yöntemleri şu şekildedir:
  • OPV, genellikle 2, 4 ve 6-18 aylık bebeklere uygulanır.
  • Aşının bir avantajı, toplumsal bağışıklık oluşturma kapasitesinin yüksek olmasıdır.
  • OPV, aşılanan bireylerin dışkıları yoluyla virüsün çevreye yayılmasına neden olabilir.
  • Bu aşı, düşük maliyetli olması ve kolay uygulanabilirliği nedeniyle birçok ülkede tercih edilmektedir.

Aşıların Etkisi ve Yan Etkileri


Her iki aşı da çocuk felcini önlemede etkili olsa da, bazı yan etkileri olabilir. IPV genellikle iyi tolere edilir; nadir durumlarda enjeksiyon yerinde ağrı veya şişlik olabilir. OPV ise, nadir durumlarda aşı kaynaklı poliomiyelit (VAPP) riski taşımaktadır. Bu nedenle, OPV'nin kullanımı bazı ülkelerde sınırlı hale gelmiştir.

Sonuç

Çocuk felci aşısı, dünya genelinde çocuk felci hastalığını önlemek için kritik bir öneme sahiptir. İnaktif poliomiyelit aşısı ve oral poliomiyelit aşısı, farklı yöntemlerle uygulanmakta olup, her iki aşının da kendine özgü avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Aşılama programları, toplumda çocuk felcinin yayılmasını önlemek için sürekli olarak sürdürülmeli ve güncellenmelidir.

Ekstra Bilgiler

- Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından önerilen aşı takvimine uyulması, çocuk felcinin önlenmesinde büyük önem taşımaktadır.- Aşıların etkinliği, aşılanan bireylerin bağışıklık sisteminin yanı sıra toplumda genel bağışıklık düzeyine de bağlıdır.- Aşısız bireylerin, aşılı bireylere göre çocuk felci hastalığına yakalanma riski çok daha yüksektir.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
soru
Lema 21 Ekim 2024 Pazartesi

Çocuk felci aşılarının uygulanma yöntemleri hakkında bilgi edinirken, hangi aşıların hangi durumlarda tercih edildiğini merak ettim. İnaktif poliomiyelit aşısının (IPV) enjeksiyon yoluyla uygulanmasının avantajları nelerdir? Ayrıca, oral poliomiyelit aşısının (OPV) toplumsal bağışıklık oluşturma kapasitesi neden bu kadar önemli? OPV kullanımının riskleri konusunda daha fazla bilgi almak istiyorum. Her iki aşının da yan etkileri hakkında daha fazla bilgi var mı? Özellikle aşı kaynaklı poliomiyelit riski nasıl değerlendiriliyor?

Cevap yaz
1. Cevap
cevap
Admin

İnaktif Poliomyelit Aşısı (IPV) uygulama yöntemi olarak enjeksiyon yoluyla verilir ve birkaç avantajı vardır. Öncelikle, IPV aşısı, ciddi yan etkiler riski daha düşük olduğu için güvenli bir seçenek oluşturur. Ayrıca, aşı ile bağışıklık kazanımında daha kontrollü bir süreç sunar ve virüsün canlı olmaması nedeniyle aşı sonrası poliomiyelit riski yoktur. Enjeksiyon yoluyla uygulama, aşıyı uygulayan sağlık personeli tarafından doğrudan yapılması gerektiği için, aşılamanın daha düzenli ve kontrollü bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak tanır.

Oral Poliomyelit Aşısı (OPV) ise toplumsal bağışıklık oluşturma kapasitesi açısından son derece önemlidir. OPV, ağız yoluyla alındığı için, aşılanan bireylerin bağırsaklarında virüs çoğalır ve bu virüs, aşılanan kişiden diğer bireylere geçerek toplumsal bağışıklık oluşturur. Bu durum, toplumda geniş çapta bağışıklık sağlanmasına ve poliomiyelit salgınlarının kontrol altına alınmasına yardımcı olur.

Ancak OPV'nin bazı riskleri de bulunmaktadır. Özellikle, OPV aşısı ile bağışıklık kazanmış bireylerde, aşıya bağlı poliomiyelit gelişme riski vardır. Bu, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde veya aşılamanın kalitesiz olduğu durumlarda gözlemlenebilir. Ayrıca, OPV aşısının yayılması, aşıya bağlı virüslerin toplumda dolaşımına neden olabilir.

Her iki aşının da yan etkileri bulunmaktadır. IPV aşısının yan etkileri genellikle hafif ve geçicidir; aşı yerinde ağrı, kızarıklık veya şişlik gibi durumlar görülebilir. OPV ise, bağırsaklardan geçerken bazı bireylerde hafif gastrointestinal yan etkilere yol açabilir, ancak genellikle ciddi yan etkilerle ilişkilendirilmez.

Aşı kaynaklı poliomiyelit riski ise, genellikle OPV uygulanan nüfusun büyük bir kısmının aşılanmasıyla değerlendirilmektedir. Aşının etkinliği ve toplumdaki bağışıklık düzeyi göz önünde bulundurularak, bu riskin minimize edilmesi hedeflenir. Aşılamanın düzenli ve yeterli şekilde yapılması, poliomiyelit riskinin önemli ölçüde azaltılmasına yardımcı olur.

Çok Okunanlar
Haber Bülteni
Popüler İçerik
Dabt İpa Aşısı Ne Zaman Yapılır?
Dabt İpa Aşısı Ne Zaman Yapılır?
Kuduz Aşısını Kim Buldu
Kuduz Aşısını Kim Buldu
Difteri Aşısı Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?
Difteri Aşısı Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?
Corona Aşısı Yapılış Nedenleri
Corona Aşısı Yapılış Nedenleri
Badem Aşısı Badem Aşılaması Öncesi Hazırlık
Badem Aşısı Badem Aşılaması Öncesi Hazırlık